Kadınlarda, özellikle genç kızlık döneminde önemli sorunlardan biri de kıllanmadaki artıştır. Fazla kıllanma bazen normal olup, herhangi bir hastalığın belirtisi olmayabilir. Bazen de kıllanma önemli bazı hastalıkların belirtisi olabilir. Bu nedenle öncelikle kıllanmayı tarif etmek gerekir.

Kıllanmanın tarifini şöyle yapmak mümkündür. Kadında vücudun orta hattındaki bölgelerde kıllanmanın artışıdır. Yani üst dudak (bıyık), çene, memelerin arası, göbek, bacakların üst kısmının iç yüzlerindeki kıllardaki artış hirsutism (kıllanma artşı) adını alır. Bir başka ifade ile kadınlarda olmaması gereken yerlerde kılların olması aşırı kıllanma olarak yorumlanabilir. Buna karşılık kadınlarda olması gereken bölgelerde bulunan kılların artışı ise ayrı bir durum olup, normal olarak değerlendirilir. Bir kadında normal olması gereken bölgelerdeki kıllardaki artış hipertrikoz adını alır. Yani kol ve bacaklarda normalde bulunan kıllar daha fazlacadır. Bu genellikle ailesel ve bölgesel faktörlere bağlı normal olup, herhangibir hastalığın belirtisi değildir.

Kıllanma artışı, kadında bir androjen (erkeklik hormonu) etkisinin fazlalaşmasının sonuçlarından biridir. Bu ya androjen hormonunun fazla salgılanması sonucu, veya salgının normal olmasına rağmen duyarlılılığın artışı sonucu olabilmektedir.

Şikayetlerin seyri de önem taşıyan konulardan biridir. Yavaş ilerleyen uzun süredir var olan şikayetler genellikle basit bir hormonal bozukluğun göstergesidir. Buna karşılık aniden ortaya çıkan ve hızlı bir ilerleme gösteren hastalarda sorun daha önem taşımaktadır. Burada bir over (yumurtalık) veya adrenal (böbrek üstü) gudde tümörü söz konusudur. Böyle hızlı seyir gösteren kıllanmalar daha aşırı olup, buna ek olarak, ses kalınlaşması, saç dökülmesi ve adale yapısında artış gibi erkeklere has özellikler de gelişir.

Kıllanma artışı olan hastalarda genellikle yumurtlama bozuklukları ve buna bağlı olarak adet düzensizlikleri ve kısırlık da şikayetler arasındadır. Kıllanma artışı olan hastaların çoğunluğunda şişmanlık söz konusu olup, cildin yağlı olması, sivilcelerin varlığı ve saç dökülmesi de ek şikayetler arasındadır.

Bu şikayetleri olan hastalar öncelikle kadın hastalıkları uzmanı tarafından değerlendirilir ve ona göre tedavi düzenlenir. Bu hastalar değerlendirilirken öncelikle tümör ekarte edilir, kıllanma nedeni ortaya konur ve uygun tedavi planlanır. Tedavi genellikle uzun sürelidir ve özellikle yeni kılların çıkmasını engelleyebilir, kılların yumuşaması ve incelmesini sağlayabilir. Bunun yanında adet düzensizlikleri, sivilceler, cildin yağlı olması gibi sorunlarda da iyileşmeler olur.

Yorumlar